Antalyaspor'un 150 milyon TL'si kimlerin cebinde?

İster Antalyalı olun ister olmayın yaşadığımız bu güzel kentin futbol takımına sahip çıkmak, çocuklarımızın, torunlarımızın Antalyasporlu olup kent bilincinin oluşmasına dahil olması hepimiz için değer taşır. Cebimizden paramızı çalan hırsızı affedebiliriz de, Antalyaspor'un hakkını yiyeni affetme lüksümüz olmaz. Çünkü Antalyaspor hepimizin! Tek başımıza karar verme şansımız olmaz, olamaz.

Antalyaspor'un sahalarda kırmızı beyaz renkleriyle var olması, 'Antalyalıyım' diyenlerin ise tribünde tek yürek olması kentimizdeki herkesi eşitler, o sahada tek bir kimlik vardır 'Antalyasporlu olmak'...  Bu bilinçle yerel yönetimler, kentin dinamikleri, iş insanları Antalyaspor'un maddi anlamda ayakta kalması için tüm imkanlarını seferber eder.

Bu amaçla da; Orman Genel Müdürlüğü'ne ait Döşemealtı İlçesi'ndeki 40 dönümlük, sonra ise 1.014.474,33 m²'lik arazinin kullanım hakkı Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne devredilince, söz konusu moloz döküm sahası Antalyaspor'a maddi destek sağlaması şartıyla meclis kararıyla Antalyaspor Kulübü Derneği'ne, dernek yönetimi de bir protokolle işletim hakkını Antalyaspor Sportif İşletmeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş'ye devretti.

Ne güzel değil mi?

Muratpaşa, Konyaaltı, Kepez, Döşemealtı ve Aksu ilçelerinde inşaat yapmak isteyenler hafriyatını Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin gösterdiği yere dökecek ve zaten ödemesi gereken bedeli dernek üzerinden Antalyaspor'un kasasına sokacak. Yıllık tahmini 5 merkez ilçe için en az 150 milyon TL'lik hafriyat dökümünden söz ediyorum.

Antalyaspor'a can suyu olacak bu rakamı hepimiz 'helal' ederiz ama kasasına girerse...
İşte tam burada 'TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİM HAKKININ' iflas ettiğini öğreniyoruz.

Kulağıma fısıldandı...

Antalyaspor Kulüp Başkanı Sinan Boztepe, yerel seçimlerden önce Turizm ve Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a dert yanarak, Antalyaspor Derneği üzerinden hafriyat işinden kulübün kasabına bir kuruş girmediğini, dernek yönetimiyle ilgili anlaşmazlık yaşandığını, burnuna kötü kokuların geldiğini anlatıyor. Bunun üzerine Bakan Ersoy, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya hafriyat işini anlatınca, bakanlığın talimatıyla Antalya Valiliği aracılığıyla soruşturma başlatılıyor. 

Devletin kurumlarının akla, karayı ortaya çıkarması adına alkışlanacak durum...

Konuyla ilgili çok sayıda kişinin bilgisine başvurulması şeffaflık adına güzel hareketler...

Her fırsatta Antalya sevdalısı olduklarının altını çizenler, meşhur Antalyasporlular neler yapıyor diyerek, gazeteci olarak soruşturmaya ışık tutması adına 'Antalyaspor'un 150 milyon TL'si kimlerin cebinde?' sorusunu yöneltmeye başladık.

Antalyaspor'un çatısı altına saklanarak, hakkını vermeyenlere çevirdik yüzümüzü...

Koruması bakan olan şehri eminden başladık,  adaleti savunan avukatın, şehzadeye sunduğu altın tepsiyi, Büyükşehir emeklisi danışmanın Bodrum'daki villasından Antalya'yı yönetmeye kalkmasını, sekreterler üzerine yapılan tapuları, Antalya'da en GÜZEL yeri kapanın dağıttığı hisseleri,üst düzey bürokratların kimlere hizmet ettiğini, kamuoyunda 'Yeşil' olarak tanınan Mahmut Yıldırım'ın adamları olduğunu iddia edenlerin şirket sahibi olarak Antalya sokaklarında nasıl racon kestiğini, bu hafriyat takımı rahat hareket etsin diye köşe yazılarını bile kendisinin yazmadığı sözde gazetecinin kamuoyunda nasıl algı yönetmeye kalktığından çıktık.
2 ay süren araştırmamın sonunda 'bu kadar da olmaz' diyeceksiniz...

YARIN: Antalyaspor'a çöktüler mi?