Görmedim, duymadım, bilmiyorum refleksi veren Antalya'nın neden korktuğunu araştırdığımda;  "Bilmiyor musun ünlü iş adamı bu gidişe 'dur' dedi diye makam aracını kurşun yağmuruna tuttular!" "Karşı gelen sektörden kişileri tehdit ettiler!" "Antalya'da inşaat sektörü bu adamlar yüzünden silah taşımak zorunda kaldı. Antalya silahlanıyor!" diye başlayan cümlelerin sonunda 'aman kendine dikkat et, bu adamlar çok tehlikeli' diyenlerin sayısı hiç de az değildi... 50'nin üzerinde kişi ile görüşmem sonunda bilgi kaynaklarımdan Antalyaspor hafriyat takımının nasıl işleri döndürdüğünü öğrendim. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, kanunları kılıfına uydurma sanatını kullanarak bir önceki köşe yazımda belirttiğim gibi 15.01.2024 tarih, 8 karar no ile Büyükşehir Meclisi kararıyla belediyenin şirketi Antalya Sosyal Hizmetler A.Ş. ile Antalyaspor Hafriyat Madencilik ve Sanayi Tic. Ltd. Şti. şirketine ortak yapıyor. Yani artık belediyenin şirket ortakları  Ankaralı Bahattin Özkesemen ve Orhan Ecik oluyor.  Antalya Büyükşehir Belediyesi ile Antalyaspor Derneği arasındaki sözleşme 2022 yılında bitmiş olmasına karşın hesap soranda olmadığına göre yürü be kim tutar seni edasıyla iğne oyası işler gibi tıkır tıkır sistemini kuruyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi hafriyat denetimi yapan belediye işçileri, inşaat yapılacak alanı inceleyip toplam fiyat belirliyor. Örneğin; "Sizin inşaatınızdan toplam 250 bin m3 hafriyat çıkar. Bunun bedeli 25 milyon TL. Ancak biz bunu 2 milyon TL olarak belgelendireceğiz. Geri kalan 23 milyon TL'yi siz hafriyat şirketinin sahibine ödeyeceksiniz. Onlar zaten belediye şirketinin ortağı..." diye başlayan cümlelerle belediye işçilerini kullanıyorlar. İnşaat sahibi eğer karşı gelirse, "ASAT'tan suyunuz bağlanmaz. Yaptığınız inşaata ruhsat çıkmaz" cümleleri sarf ediliyor. Herkesin yasal hakkı olan su kullanımı hafriyatçıların sözleşmesine eklenince, ASAT'ta su aboneliği tehdidiyle tahsilatın ilk adımı atılıyor. Eğer belediye işçileri oluşturulan sisteme karşı çıkarsa, Ankaralı şirket sahipleri Başkan Böcek'e 'işten çıkar' talimatı veriyor.  Ne güzel dünya değil mi? Antalya Büyükşehir Belediyesi'ni Antalya'nın milyonlarını toplayan Ankaralı hafriyat şirketi sahipleri yönetiyor. Gündüz baba Böcek'le belediye yönetip, akşamda kazandıklarını oğul Böcek'le keyfini sürüyorlar. Antalyaspor Başkanı Sinan Boztepe'de "Antalyaspor'un milyonları nerede?" diye bağırıp dursun. Konumuza geri dönelim, tahsilatta kalmıştık. Hedef inşaat sahiplerinden hafriyat bedeli tahsilatını nakit ve kayıt dışı almak ancak inşaat sahibi istenilen milyonları nakit ödeyemeyince de devreye tapu teklifi giriyor. İşte orada sekreterler, sevgililer, akrabalar devreye giriyor. Antalya hafriyat takımının isimleri geçmeden tapular hafriyat bedeli yerine başkalarının üzerine geçiyor.  70, 50, 10 daireden bahsediyorum ama örnek vermek gerekirse Kepez İlçesi Mazıdağı'nda yapılan bir inşaatın hafriyatına karşılık verilen tapu Antalya Sosyal Hizmetler A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Gürbüz'ün sekreterinin üzerine yapılıyor. Toplanan nakitler ise Antalya Hafriyat Takımı arasında bölüşülüyor. Antalya merkezinde Muratpaşa, Konyaaltı, Kepez, Döşemealtı ve Aksu ilçelerinde inşaat yapanlar yıllık 600 milyon TL'nin üzerindeki rantın kayıt dışı toplandığını çok iyi biliyor. Hele hele sektörün içindeki hafriyatçılar, yaptıkları işten evlerine ekmek götüremez duruma geliyor. Şehri emin Muhittin Böcek'in eliyle, Antalyaspor Derneği Başkanı Aziz Çetin'in izniyle, Antalyaspor Derneği Yönetim Kurulu üyeleri Dışişleri eski Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun danışmanı Osman Sapmaz ve Alanyalı hemşehrisi Rıdvan Güzel'in desteğiyle, Antalya Sosyal Hizmetler A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Gürbüz'ün kontrolüyle, Ankaralı Bahattin Özkesemen ve Orhan Ecik'in raconuyla, Antalya'nın şehzadesi Gökhan Böcek'in taşıdığı çantalarla, oynanan oyunu örtbas etmekle görevlendirilen, iş dünyasının şantajlarıyla tanıdığı sözde gazeteciyle köpeksiz köyde değneksiz geziyorlar. Antalyaspor'un hakkı olan kasaya girmeyince de Antalyaspor Başkanı Sinan Boztepe'ye 'hafriyat alanı para kazanmıyor', 'altyapı yapıyoruz' 'iş yok cümleleriyle geçiştiriyorlar.  Sorarım size, Antalya gibi büyükşehirin 5 merkez ilçesinde yapılan inşaatların hafriyatının parası nereye gidiyor? Antalyaspor'un kasasına neden bir kuruş bile girmiyor? Antalyaspor hafriyat takımının içinde aktif bulunan Alanyalı müteahhit Rıdvan Güzel Topçular Mahallesi Antbirlik yanında AVM, lüks rezidans yapıyor. Söz konusu inşaat alanından ortalama 1 milyon m3 hafriyat çıkıyor. Hafriyat dökme bedeli en az 30 milyon TL. Mesela, Rıdvan Güzel'in yaptığı ödemeden Antalyaspor'un kasasına para girdi mi?   Mesela Kızıllı'da bir otel inşaatı yapan firma sahibi hafriyat bedeli olarak 15 milyon TL ödeme yaptı mı? Yaptıysa kayıt altına alındı mı, alınmadıysa bu parayı kim aldı, nasıl aldı?  Tehditlere, açıktan ödeme yapmayı kabul etmeyen müteahhitler milyonluk ceza evraklarıyla karşılaşıyor. Tabi ki bu sistem çarkının dönmesi için sadece belediye, gazeteci, siyasi güç yetmiyor. Antalya hafriyat takımı sisteme bürokratları da dahil etmek gerekir diye düşünüp, Antalya'da bir vali yardımcısına ve savcıya 'bizi koruyun, kollayın' diyerek kucak açıyorlar. Vali yardımcısının akrabasının üzerine yapmak üzere Antalyaspor'a ait şehir merkezindeki benzin istasyonu sözü veriliyor, savcıya da Altıntaş Mahallesi'nde konut tapuları gidiyor.  Vali yardımcısı o kadar mutlu oluyor ki, devletin makamında hafriyatçılarla sarmaş dolaş fotoğraf vermekten çekinmiyor. Hal böyle olunca, bir çoğunun mesaisi hafriyat şirketinin ofisinde ya da stadyumun altında Antalya Sosyal Hizmetler A.Ş.'nin ofisinde geçiriyor. Oradan boş çıkmak zorunda kalanlar da Antalyaspor Dernek Başkanı Aziz Çetin'in ofisinde soluğu alıyor. Çetin, kapısını çalanları hiç üzmüyor. Özellikle şehzadeye her ziyaretinde çanta hediye ediyor.  Bizlere de sadece 'tüyü bitmemiş yetim hakkının' iflasına üzülmek kalıyor.  YARIN: İYİ DE ANTALYASPOR' U KİM SOYUYOR?