Mayıs ayının son haftası AK Parti Manavgat İlçe Başkanı Ahmet Ali Erol bypass ameliyatı sonrası yaşamını yitirdi. Bir insanın yaşamını yitirmesi geride kalanlar için kelimelerle tarif edilmesi mümkün olmayan büyük acıdır. Hiç kimse sevdiklerini kaybetmek istemez tıpkı doktorların tedavi ederek yaşama bağlamak istedikleri hastalarını kaybetmek istememesi gibi... Erol'un vefatının ardından sadece haberimizvar.net'te, aynı zamanda yaşamını yitiren Erol'un da akrabası olan AKP Antalya Milletvekili Dr. Tuba Vural Çokal'ın ameliyatı gerçekleştiren doktor ve sağlık çalışanlarına yönelik iddialarını "Doktor vekilden meslektaşlarına zorbalık" ve 'Önce dava sonra soruşturma" başlıklarını taşıyan haberlerle kamuoyuna duyurduk. Çokal 'Ben asla meslektaşlarıma böyle bir şey yapmadım' demek yerine Antalya 3. Sulh Ceza Mahkemesi Hakimliği'ne başvurarak, haberlere yayın yasağı getirdi. Antalya Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı cinayet masası ekiplerini ameliyatın gerçekleştiği hastaneye getirerek, doktorlara katil, yaşamını yitiren yakınına maktul muamelesi yaptıran adının önünde hem doktor hem de milletvekili yazan Çokal'ı ne Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ne de AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'edep yahuu" diyememiş ki, Antalyalılar diyebilsin! Keza; Antalya Milletvekili Tuba Vural Çokal ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın son Kızılcahamam kampında tartıştığını sağır sultan biliyor. Hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önünde... Çokal, özel hastanede vefat eden bir yakınını anlatarak, bakanlığın yeterli denetim yapmadığını, Antalya İl Sağlık Müdürüne ulaşamadığını anlatırken Çokal’ın sözlerini kesen Bakan Koca, “O sağlık müdürü sizin talebinizle atandı. Sorumluluğu bize atamazsınız. Özel hastanelerle ilgili teftiş başlatmıştık, onu da siz durdurdunuz” diye konuşması bizlerde şaşkınlık yaratıyor. Sağlık İl Müdürünün atamasını yap, telefonlarına bakmasın! Bakanlık denetim başlatsın, denetimleri durdurma gücüne sahip ol! Türkiye'de çökmüş sağlık sistemine bir tuğla da sen taşı sonra avazın çıktığı kadar bağır. Pes! Söylediği yalanlar ortaya çıkmadığı sürece kendini dürüst ilan eden Çokal, bir de AK Parti Manavgat İlçe Başkanlığı'nın resmi sosyal medya hesabından yapılan kendisinin aklanmasına izin vermiş. Paylaşım çok uzun tamamını sizinle paylaşıp, yormayacağım.  Açıklama tahmin edeceğiniz gibi... Ameliyatı yapan doktorların suçlandığı, Milletvekili Vural'ın haklılığının vurgulandığı detaylarla bezenmiş bir açıklama… Adeta mahkeme kararı gibi; asıyor, biçiyor.  Bu arada da meslektaşlarına zorbalık yaptığıyla ilgili iddiaların yer aldığı haberi yayınlayan tek gazete olan bize de atıfta bulunuyor, kim yazdırdı diye... Buradan kimin yazdırdığını açıklayayım! Vicdan ve adalet duygusu cesaretle birleşince ortaya gerçekler çıkıyor. Bizim kalemimizin sahipleri bu değerli duygulardır... Biz konumuza dönelim, Ak Parti Manavgat İlçe Başkanlığı'nın resmi sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda Erol vefatıyla ilgili o şunu yaptı, bu bunu yaptı, Vural şöyle haklı, böyle haklı detaylarının ardından son cümle adeta skandal niteliğini taşıyor. Paylaşım da diyor ki; "...Eğer biz bunu yaşadıysak, sağlık alanıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, doktor ve hastaneden başka güvenecek hiçbir şeyi olmayan vatandaşın durumu nasıl diye sormadan edemiyoruz. Yaşadığımız bu olayı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yetkili mercilerine ve kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz." Lütfen bu cümleyi geriye dönüp yeniden okuyun... "Eğer biz bunu yaşadıysak?" Pardon! Siz kimsiniz? "Doktor ve hastaneden başka güvencesi olmayan vatandaş?" Türkiye Cumhuriyeti yurttaşının sağlık alanında tek güveneceği doktorlardır, sosyal devletin! denetimindeki hastanelerdir. Başka kime güvenmemiz gerekiyor?  Bu cümlelerin arkasından da sağlık sisteminin çökmesine sebep olan yanlış politikaların uygulayıcı yetkili mercilerine sesleniyor. Yurttaşı bir kenara itip, buram buram 'biz AKP'liyiz bize bir şey olmaz' edasıyla geriye kalanları ötekileştiren açıklamayı yazan kim Ak Parti Manavgat İlçe Başkanlığı, şikayet ettiği kim AK Partili Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kimden medet umuyor Ak Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan… Bu gözler daha neyi görecek, bu kulaklar daha neyi işitecek bilmiyorum ama ben yazmaktan yoruldum onlar hala yorulmadı...